• Tarih:2015-04-27
  • Kategori:Köşe Yazıları

Başkent dönüşüm içinde...

Yazmanın en güzel bahanesidir Ankara… Aşk, yağmur, öfke, doğa, kim bilir belki yaşadığın şehir, ya da okunan kitapta altı çizilen satırlar. Yazmaksa yazılacak o kadar çok konu var ki. Karardır ilk başlangıç. Kurgudur kelimelerin satıra dökülüşü. Geniş bir şeyler karalayım diye çıkılan yolda bir nefestir yazmak. Bazen duraklayıp kelimelerin ardına bakmaktır. Bakıp göremediklerindir. Mutluluğun resmini kelimelere yansıtmaktır. Yaşayamadıklarının yaşanmışlığa taşınmasıdır yazmak…
Yazıp sonunu noktayı koyamamaktır. İşte tüm bu fotoğraf altında yazmak isteyip de yazamadıklarını içine atmak, yutkunmaktır. Mutluluğun resmini çizemeyip kaleme dökmektir. Hayalleri yaşanmış gibi tarif etmektir.
Bir Pazar günü ne yazılabilirin ilk giriş cümlesidir yazmak. Bazen hafif bir tebessüm bazen kahkaha bazen de hüzündür yazmak. Nerden bu yola girdiğimin bilinmezidir. İnanın bir pazartesi yazısı olsun diye tuşlara vurmaya başlamıştım. Olsun fena da olmadığının kelimelere dökülüşüdür yazmak. Seni sana anlatmaksa ben hep yazacağım… Yaşadığım bu ülkeye, kentime, sevdiklerime dair hep söyleyeceklerim var.
Hatırlar mısınız bilmem Kemal Sunal'ın Propaganda filminde bir kara tren sahnesi vardı. Bir vagonda yan yana dizilmiş üç köylü hep bir ağızdan; 'Ankara Ankara güzel Ankara. Seni görmek ister her bahtı kara' diye. Söz konusu Ankara oldu mu bende mırıldanıyorum; 'Ankara Ankara güzel Ankara' diye. Güzeli ve iyilikleri çağırıyorum.
İşte bu istikametin son dönemecinde direksiyonu bir şekilde Ankara'ya kırdım. Kim bilir belki de kırmak zorunda kaldım. Bu şehre dair bir tutam umudum var. Umutlarımın yeşerdiği hayatın içinde bir virgül misali kırgınlıklarım yokta değil. Hep umut hep sevinç hep pozitiflik değil ki hayat. Okyanusta bir damla misali olsa da kırgınlıklar barındırıyor yaşam.
Kırgınlıklarım bir rüzgârın ardına kapılıp gittiğinden yerinde yeller esiyor. Kalmıyor, kalmasına müsaade etmiyorum.
Bir pencere aralamak kadar kolay yaşadığın şehri bakıp da görmek… Benim Başkentim dönüşüm içinde.
SABAH Ankara'nın dünkü manşeti bu dönüşümün en güzel tanığı… 'Başkente 13 yılda 45 milyar TL aktı' başlığı değişimin özeti. Ben ümit varım… Bakıp görenlerdenim. Gördüklerimi de kentime dair yazmalıyım, anlatmalıyım…. Sağlıktan eğitime, ulaşımdan toplu konuta pek çok alanda değişimin yaşandığı şehirdir Ankara… Bir dönüp bakmak yeterli… Eleştiri kadar alkışta demokrasi gereği… 
Sağlık ve mutluluk dolu bir hafta olsun…

Yorumlar

Yorum Yapın

Twitter